Filmler
Yönetmen

İşyeri Kapatma Kararları ve İptali Kulaçoğlu Hukuk Bürosu

111111

İşyeri Kapatma Kararları ve İptali Kulaçoğlu Hukuk Bürosu

İşyeri Kapatma Kararları ve İptali Kulaçoğlu Hukuk Bürosu

Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri beş yılda bir aynı günde yapılır. Hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez. Siyasî partiler önceden izin almadan kurulurlar ve Anayasa ve kanun hükümleri içerisinde faaliyetlerini sürdürürler. Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz. Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir. MADDE 58- Devlet, istiklâl ve Cumhuriyetimizin emanet edildiği gençlerin müsbet ilmin ışığında, Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda ve Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü ortadan kaldırmayı amaç edinen görüşlere karşı yetişme ve gelişmelerini sağlayıcı tedbirleri alır. MADDE 57- Devlet, şehirlerin özelliklerini ve çevre şartlarını gözeten bir planlama çerçevesinde, konut ihtiyacını karşılayacak tedbirleri alır, ayrıca toplu konut teşebbüslerini destekler. MADDE 56- Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır. Sendika kurma hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunda gösterilir. MADDE 42- Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz.

Maddesinde, yüksek disiplin kurullarının inceleme ve araştırma yöntemleri arasında yeminli tanık ve bilirkişi dinlemek de sayıldığından, yüksek disiplin kurulunun cezalandırma yetkisine giren suçlarda soruşturmacıların bu yetkiye sahip olduğu kabul edilmektedir[355]. Disiplin amiri kendisi soruşturma yaptığında, disiplin suçuyla ilgili tanık dinleyebilir ve gerekli yazılı delilleri toplayabilir. Neticesinde failin savunmasını alıp disiplin cezası verebilir. Ayrıca bir disiplin suçunun her hangi bir soruşturma yapılmadan da kanıtlanabilmesi mümkün ise, doğrudan failin savunması alarak disiplin cezası da verebilir[340]. Hatta bu şekilde hareket etmesi daha isabetli bir uygulama olur[341]. Ancak örneğin memurun 2 gün görevine gelmemesi gibi objektif nitelik taşıyan bir olayın ayrıca araştırılması gerektiğini söylemek, disiplin suç ve cezalarının işlevini göz ardı etmek olur[343]. Yukarıda, tek fiile tek ceza verilmesi ilkesi nedeniyle, bir disiplin suçuna sadece bir disiplin cezası verilebileceğini ya da bir adli suça sadece bir adli ceza verilebileceğini belirttik. AsCK’da düzenlenen disiplin rejiminde disiplin soruşturmasının bağımsızlığı sistemi benimsenmemiştir. Bir eylem hem disiplin suçu hem da adli bir suç oluşturuyor ise bu durumda hem disiplin cezası ile  hem de mahkemelerce cezalandırılması mümkün değildir. Maddesinde ; mahkemeye sevk olunması gereken bir fiil nedeniyle fail yalnız disiplin cezası ile cezalandırılmış ise yeniden mahkemeye sevk olunacağı, evvelce verilen disiplin cezası infaz edilmiş ise bu sürenin mahkemece cezadan mahsup edileceği açıkça düzenlenmiştir. Maddesi ile de, kurulların başkan ve üyelerinin görevlendirilme süresinin 2 yıl olduğu, süresi dolanların yeniden aynı süre ile görevlendirilmelerinin mümkün olduğu belirtilmiştir[303]. Disiplin kurullarının oluşumları ve görevleriyle ilgili hususlar anılan Yönetmelikte düzenlenmiştir.

Cezanın bildirimle kesinleşmesinden maksat, ilgilinin hukuk alanına girdikten sonra artık iptal edilemeyeceğine, kaldırılamayacağına ve geri alınamayacağına dikkati çekmek, aynı zamanda derhal uygulanabileceğinin altını çizerek infaz zaman aşımının ve şikayet hakkının başladığı tarihi belirlemektir. Mühim olan tebliğin gerçekleşmesidir; bunun tebliğinin yazılı olması ancak ispata ilişkpin up. Bu durum ilgili aleyhine olduğu kadar aynı zamanda lehinedir\. Her gün yeni bir oyun keşfet ve sınırsız eğlencenin tadını çıkar. Mostbet türkiye giriş\. AYİM geçişteki bir kararında;“…Tesis olunan disiplin cezası işleminde; savunmanın alınmaması, yetkisiz amirin ceza vermesi, cezada zamanaşımı olması yahut amirin ceza yetkisini aşması gibi haller kanuna açık ve net aykırılık teşkil edeceğinden bu haller verilen disiplin cezasının yok hükmünde sayılmasını zorunlu kılmaktadır[855]”  demektedir. Bu karardan anlaşıldığı üzere AYİM, disiplin cezası yargı denetimine açık ise eylemin disiplin suçu oluşturup oluşturmadığını ve yine hangi disiplin suçunu oluşturduğunu denetlemekte, hukuka aykırılık gördüğü takdirde disiplin cezasını iptal etmektedir. Maddesi çerçevesinde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin doğrudan uygulanabilir bir iç hukuk kuralı haline geldiğini, dolayısıyla 6/1. Maddesindeki “Herkes…bir mahkeme tarafından davasının …dinlenmesini istemek hakkına sahiptir.” kuralı ile mahkeme önünde hak arama özgürlüğünün ve yine 13. Maddesindeki; ”Bu sözleşmede tanınmış olan hak ve özgürlükleri ihlal edilen herkesin…ulusal bir makam önünde etkili bir hukuki yola başvurma hakkı vardır.” kuralı ile ulusal bir makam önünde etkili bir hukuki yola başvurma hakkının bir iç hukuk kuralı olarak dikkate alınması gerektiğini vurgulamıştır. Ancak uyarı yazısında şahsi haklara saldırı niteliğinde ifadeler bulunması halinde, ispat külfetini idareye yüklemekte, kanıtlayıcı belge bulunmadığı takdirde uyarı yazısını iptal etmektedir.

Ancak bu belirleme yapılırken, askerlik hizmetinin özelliği nedeniyle, sivil kurumların aksine, disiplin amirlerinin verebilecekleri cezalar nicelik ve nitelik itibariyle geniş tutulmuştur[273]. Okulla ilişiğinin kesilmesi cezası, ilgili öğrencinin okulla ilişiğinin kesilmesi suretiyle infaz edilmektedir. Bu kişiler bir daha askeri okullara öğrenci olarak alınmazlar. Öğrenciliği boyunca devletçe yapılan harcamalar ödettirilir[270]. Maddesinde işlenen fiillere göre verilecek disiplin cezaları, ağırlık derecelerine göre, uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması şeklinde sıralanmış ve en ağır disiplin cezası olarak Devlet memurluğundan çıkarılma düzenlenmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nda Uzun süre merkezi otoriteye bağlı tek disiplinli ve askerliği meslek edinmiş kuvvet olan yeniçeriler, ancak kendi subayı tarafından ve kendi kışlası içinde cezalandırılabilirdi. 1826 yılında yeniçerilik teşkilatı ortadan kaldırılınca, 1829 yılında “Kanunname-i Asakir-i Muhammediye” adında bir kanun yayımlandı ve yeni bir ordu kuruldu.. Bu kanun göz hapsi, mahpes, kışlık koğuşta hapis, tomruka (demir) konmak, angariye hizmet, ekmek ve suya hasren tevkif gibi bugünkü AsCK’da bulunan cezalara da az çok benzeyen yaptırımlar içermektedir[234]. Yukarıdaki düzenlemeye göre suçun oluşabilmesi için gerekli unsurlar şunlardır.

Buna göre suç ve cezaların belirlenmesine ilişkin norm türü üye devletlerin kendi sistemlerine göre belirlenecektir. Örneğin, ülkemizde bu norm türü “kanun” adındaki hukuk kurallarıdır. Sözleşme ile öngörülen husus, suç ve cezalarla ilgili keyfiliği önleyecek ve herkes için geçerli olacak kuralların konulmasıdır. Bu anlamda objektif ve herkes için uyulması zorunlu yazılı hukuk kurallarının yanında, İngiliz Common Law sisteminde olduğu gibi örf-adet kurallarıyla da suç ve ceza konulması mümkündür[605]. Yeter ki suç ve ceza öngören hüküm açık, anlaşılabilir ve ulaşılabilir olsun. Maddesine göre ulusal hukuk kurallarının yanında sözleşmeler, gelenek ve uygar uluslarca benimsenmiş bulunan genel ilkelerden oluşan uluslararası hukuk kuralları da suç ve ceza açısından bir kaynak değerini taşımaktadır[606].

Ç) (c) bendi uyarınca yapılan bildirimden itibaren on gün içinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde seçim yapılır. Her boş üyelik için yapılacak seçimde, ilk oylamada üye tamsayısının üçte iki ve ikinci oylamada üye tamsayısının salt çoğunluğu aranır; ikinci oylamada salt çoğunluk sağlanamazsa bu oylamada en çok oy alan iki aday için üçüncü oylama yapılır; üçüncü oylamada en fazla oy alan aday üye seçilmiş olur. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren otuz gün içinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi bir üyeyi Sayıştay Genel Kurulunun ve bir üyeyi de baro başkanlarının gösterecekleri üçer aday içinden seçer. Türkiye Büyük Millet Meclisi toplanıp göreve başladıktan sonra, Millî Güvenlik Konseyi, altı yıllık bir süre için Cumhurbaşkanlığı Konseyi haline dönüşür ve Millî Güvenlik Konseyi Üyeleri, Cumhurbaşkanlığı Konseyi Üyesi sıfatını alırlar. Millî Güvenlik Konseyi üyesi olarak 18 Eylül 1980 tarihinde içtikleri and yürürlükte kalır. Cumhurbaşkanlığı Konseyi Üyeleri, Anayasada Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin haiz bulundukları özlük hakları ile dokunulmazlığına sahip olurlar. Altı yıllık süre sonunda Cumhurbaşkanlığı Konseyinin hukukî varlığı sona erer. MADDE 165- Sermayesinin yarısından fazlası doğrudan doğruya veya dolaylı olarak Devlete ait olan kamu kuruluş ve ortaklıklarının Türkiye Büyük Millet Meclisince denetlenmesi esasları kanunla düzenlenir.

Madde 11 – Aşağıdaki durumlarda Yönetim Kurulu kararı ile Cemiyet “asıl üyeliğinden” çıkarılma kararı verilir. Asıl üyenin adı, Cemiyet üye kayıt defterinden silinir, üyeliği sona erer. Red kararı verilen adaylar Yönetim Kurulu kararının kendilerine tebliğinden itibaren 1 yıl geçmeden yeniden aday olamazlar. (6) Üst Kurula tahsis edilen frekans bantları dışındaki frekans bantları, sayısal yayına geçişin tamamlanmasını takiben Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun talebi çerçevesinde Üst Kurul tarafından boşaltılır. (1) Bu Kanun uyarınca yürürlüğe konulması gereken yönetmelikler, bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren altı ay içinde Üst Kurulca hazırlanır ve Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe konulur. Bu yönetmelikler yürürlüğe konuluncaya kadar mevcut düzenleyici işlemlerin bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam edilir. (6) Üst Kurul uzmanı ve Üst Kurul uzman yardımcısı kadrolarından teknik hizmetler sınıfında bulunanların hizmet sınıfı, genel idare hizmetleri olarak değiştirilmiştir. (3) Üst Kurul aleyhine açılacak davalarda Ankara idare mahkemeleri yetkilidir.

(1) 8 inci maddede belirtilen yayın ilkeleri ile bu Kanunun yayın hizmetlerinde ticarî iletişimi düzenleyen hükümleri, Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu yayınları hakkında da uygulanır. (2) Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından elektronik haberleşme hizmetlerini sunmak üzere yetkilendirilen işletmeciler; elektronik haberleşme hizmetlerine ilişkin olarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu düzenlemelerine tabidirler. Ancak, bu işletmecilerden yayın hizmetlerinin iletimi için faaliyette bulunmak isteyenler, bu Kanun uyarınca Üst Kuruldan gerekli yayın iletim yetkisini almak ve Üst Kurul düzenlemelerine uymak suretiyle faaliyetlerini yürütebilirler. (12) Emeklilik bakımından; başkan yardımcıları bakanlık genel müdürü, daire başkanları bakanlık genel müdür yardımcısı, I. Hukuk Müşaviri, Üst Kurul uzmanları Adalet uzmanı, Başkanlık müşaviri Üst Kurul müşaviri, uzman denetçi bakanlık müşaviri ile denk kabul edilir. Diğer unvanlardaki personele 657 sayılı Kanundaki eşdeğer kadrolara ilişkin hükümler uygulanır. (3) Medya hizmet sağlayıcıları, her takvim ayı içinde elde ettikleri ticari iletişim gelirlerini, takip eden ayın son gününe kadar şekil ve içeriğiyle verilme usul ve esasları Üst Kurul tarafından belirlenen beyanname ile beyan ederler. İlgili dönemde gelir elde edilmemiş olsa dahi beyanname verilmesi zorunludur. (1) Yayın lisans ücreti birinci taksiti lisans belgesinin verilmesinden önce ödenmek koşuluyla kalan taksitler takip eden her yılın Şubat ayının son gününe kadar ödenecek şekilde on eşit taksitte; yayın iletim yetkilendirme ücreti, yetki belgesinin verilmesini müteakip altı ay içinde eşit taksitlerle alınır. D) Koşullu erişim sağlayan medya hizmet sağlayıcı kuruluşlar ve internet platform işletmecilerinin yıllık net satış tutarlarından ayrılacak yüzde birbuçuk paylar. (4) Geçerli mazereti olmaksızın üst üste iki, bir ay içerisinde üç defa toplantıya katılmayan Üst Kurul üyeleri üyelikten çekilmiş sayılır. Bu durum, Üst Kurul kararı ile tespit edilir ve Türkiye Büyük Milleti Meclisi Başkanlığına bildirilir.

  • AYİM, disiplin ceza kararlarının tebliğ edilmemesini tek başına ağır ve bariz bir hukuka aykırılık olarak görmemektedir.
  • Yine disiplin cezalarının yargısal denetimi konusunda AİHS hükümleri yeterince uygulanmamaktadır.
  • Maddesine göre idare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlüdür.

Seferberlik ve savaş halinde teşkilatında disiplin mahkemesi kurulan komutan veya askeri kurum amiri, disiplin mahkemesince verilen cezanın yerine getirilmesini, hükümlünün askerliğinin bitimine veya seferberliğin sona ermesine veya barışa kadar geri bırakabilir. Subay, astsubay, Millî Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet memurları, uzman jandarma ve uzman erbaşlar; Oda hapsi cezalarında; mümkün olduğu takdirde cezayı tek başlarına belirli bir hapis odasında geçirirler. Askerî öğrenciler ile erbaş ve erler; oda hapsi cezasını belirli hapis odalarında topluca geçirirler. Oda hapsi cezalarında maaş ve diğer ödeneklerden kesinti yapılmaz. Maddesine bağlı EK-1 cetvelden uyarı cezasının herkese (er, erbaş, uzman erbaş, uzman jandarma, askeri öğrenci, devlet memuru, astsubay, subay, general ve amirallere) verilebileceği anlaşılmaktadır. 657 SK, Devlet memurlarının, Devlete bağlılıkları için Atatürk ilke ve İnkılâplarına bağlı kalmalarını vazgeçilmez bir şart olarak görmektedir. Atatürk İlke ve İnkılâplarına bağlılık aynı zamanda Anayasal bir gerekliliktir. 5816 SK[228] kapsamındaki suçları işleyen memurlar, bu Kanundaki cezalara muhatap olmalarının yanı sıra, Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile de cezalandırılırlar. Siyasi ve ideolojik fiillerinden dolayı ilgili makamlarca aranmakta olan kişilerin Devlet memuru tarafından görev mahallinde giz­lenmesi disiplin suçu sayılmıştır. İster ast olsun, ister üst olsun tüm memurlar idarenin bütünlüğünü koruyacak düzeyde uyumlu çalışmak zorundadır. Bu bendin düzenlenmesindeki esas amaç idarenin bütünlüğünü korumaktır.

Hangi eylemlerin disiplin tecavüzü oluşturacağı tamamen disiplin amirlerinin takdir yetkisine bırakılmıştır. Disiplin cezası verilmediği halde bu yazıların özlük dosyasında muhafaza edilmesi gerekli midir? Maddesinde; muvazzaf subayların her birine, subaylığa nasıpta ikişer adet özlük dosyası açılacağı, 96. Maddesinde; kıt’a özlük dosyasının birinci sicil üstünde, diğer özlük dosyasının asteğmen-albay rütbesindeki subaylar için bağlı oldukları Kuvvet Komutanlıklarının Personel Başkanlığında bulunacağı, sicil belgelerinin fotokopi veya suretlerinin özlük dosyalarının “sekizinci Bölüm”ünde muhafaza edileceği düzenlenmiştir. İdari uyarı yazıları disiplin cezası olmadığından, ilgilinin savunmasının alınması gerekmemektedir[787].

Paylaş:

Leave a comment

Recent Comments

Görüntülenecek bir yorum yok.

Gallery

Etiketler